KULLANIŞLI, KALİTELİ, DAYANIKLI...

Fevzi Küçükçalık ile röportaj serimiz devam etmekte...

Her bir merakını önce uğraşıya sonra hobiye ve en sonunda ticarete dönüştürmüş biri. Bugün röportaj konumuz, çocukluğundan bu yana annesinin yaptığı el işlerini hayranlıkla izleyen bir çocuğun iş insanı olunca bu hayallerini kazanca dönüştürme macerası.  

...

Noyan Hediyelik Eşya markasının  doğuş hikâyesinden öncelikle bahsedebilir misiniz?

Daima deniz kenarı şehirlerde yaşadım. Deniz sevgim denizle ilgili her şeyi kapsıyor. Zamanla kıyıya vurmuş deniz kabuklarından bazı eşyalar yapmaya başladım. Sonra bu bir uğraşa dönüştü daha sonra ise ticarete… Elbette sektör hediyelik eşya sektörüydü.

Sektörde ki çeşitlilik ilgimi çekmeye başladı. Yaşadığım bölgede ki bireysel üreticiler ürünlerini pazarlamakta zorluk çekiyordu. Bende istediğim şekilde tasarıma sahip ürün bulmakta zorlanıyordum. İlk önce yerelde el sanatları ve el işleriyle uğraşan kadınlarımızla bağlantıya geçtim. Hem onların ürünlerini aldım hem de onlara hayalini kurup tasarladığım ürünleri yaptırdım.

Zamanla pazarlama ve reklam çalışmaları arttı ve işim gelişti. Bugün daha çok turizm bölgelerinde çalışmalarımız devam etmekte.

Şu sıralar Kuşadası’nda ofis ve showroom açtınız. Neden Kuşadası?

Az evvel de bahsettiğim gibi çalışmalarımız turizm bölgelerinde yoğun durumda. Bodrum, Didim gibi yoğun turistik bölgelerde de ofislerimiz oldu. Fakat Kuşadası diğer turizm bölgelerine göre kavşak noktası sayılıyor. Pek çok turizm bölgesine ve aynı şekilde büyük şehre yakın. Ulaşım kolay. Turist konusunda sabit bir pazarı var. Daima gelişen bir bölge. Ayrıca yerelde sanatla ilişkili pek çok kişi çalışıyor. Birlikte daha güzel ürün yelpazesi oluşturabiliriz. Hayatım boyunca ülkeme, aileme, insanıma katkım olsun istedim. Kuşadalı üreticiler ile karşılıklı güzel çalışmalarımız olacağına inanıyorum. Deneyimlerim bana Kuşadası’nda bir üretim ve pazarlama sürecinin en mantıklı şey olduğunu gösterdi.

Ülkemizde insanlar hediyelik eşyayı özel günlerde almayı tercih ediyorlar. Bu konuda neler söylemek istersiniz.

Birisi için hediye seçmek/almak ve bu hediyeyi vermek sanıyorum bu dünyada herkesi mutlu eden bir eylem. Hediye “sen benim için değerlisin” demenin en güzel yoludur. Peygamberimiz bile bir hadisinde hediye alıp vermeyi övmüştür.

Kültürümüzde genellikle özel günlerde hediye alışverişi oluyor. Aslında çokta kültürümüze ait olmayan, sonradan öğrenilmiş bir toplumsal alışkanlık. Fakat pek çok ülkede hediye alışverişi yılın her gününü kapsayan bir alışkanlık. Pek çok toplum hediyeleşmeyi insanlar arasında iletişimi ve sevgi bağını güçlendirmek için kullanırlar. Keşke bizde de yhılın 365 gününü kapsayabilen bir alışkanlık olsa.

Kişisel olarak hediyenin biraz anlamlı ve kullanışlı olmasına önem veririm. Kendi ürün grubumda bu şekilde tasarlandı. Kullanışlı, fonksiyonel, uzun ömürlü…

Ürün yelpazenizde bulunan ürünler farklı ve değişik çeşitlilikte. Ürünleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Alışveriş fileleri, çantalar, örgüden yapılmış kadın giysileri, takı çeşitleri ve tokalar olarak ana başlıkları saymamız mümkün.

Tekstilde grubu ürünlerinizden bahsedebilir misiniz?

Annemden görüp geliştirdiğim ve ürün gamıma kattığım bir gruptur tekstil. Tekstil bugün ticaret yaşamında gıda sektöründen sonra gelir. İnsanlar önce beslenme daha sonra giyinme ihtiyacını karşılamak üzere hareket ediyor. Büyük çapta üretimler yapmıyorum. Yine yerel üreticiler, kadın dayanışmaları, kooperatiflerin ürünlerini alıp satmayı veya onlara kendi fikirlerimi sipariş etmeyi tercih ediyorum. Böylelikle hem kişisel olarak kazanıyorum hem de ülkemin kazanıyor. Kadın emeği değerleniyor.

Bodrum Güllük'den dünya markası olma hedefi olarak yola çıkmış bir girişimci  olarak avantaj ve dezavantaj yaşadınız mı?

Hediyelik eşya sektörüne başlarken büyük ideallerim yoktu. Pek çok yerde benzer ürünleri görmekten sıkılmıştım. Bana kalırsa alışveriş yapmak isteyen insanlarda sıkılıyor çeşit olmayışından. O sıralarda ben olsam şunu yapardım derdim. Sonra neden düşünceyle kalıyorum, yapayım demeye başladım ve işe koyuldum. Elbette gelirimi arttırmak da beni memnun etti.

Burada sektörel değil kişisel düzeyde avantaj ve dezavantajlardan bahsetmek isterim. Akdeniz ve ege bölgelerinde yeterince reklam yapamadık. Ürün çeşitliliğimizde ki farklılığı piyasaya yansıtamadık. Bu eksikliğimiz dezavantajımız oldu. Avantajımız ise her zaman klasik ve alışılagelmişin dışında ürün gruplarını bulundurmak oldu. İnsanlar ürünlerimi daima farklı buldu.

Hediyelik eşya lükse mi giriyor ve hediyelik eşyanın mevsimi var mı?

Elbette lüks sınıfına giren hediyelik eşya var. Her bütçeye ve isteğe göre ürün yapılabiliyor. Fakat hediyenin anlamına bakınca yani hediyenin sevgi dolu bir iletişim aracı olduğunu düşünürsek ona lüks diyemeyiz.

Hediyelik eşyanın mevsimi yok. Her zaman hediye alınabilir. Özel günlerde hediye alımında bir artış oluyor elbette. Yaz ve kış dönemlerinde mevsimsel ürünlere yönelimde değişkenlik gösteriyor. Ancak genel olarak konuşursak hediye mevsimsiz bir sektördür yada her mevsim hediyeleşmek güzeldir diyebiliriz.

Küçük esnafı zor durumda bırakan etkenler nelerdir?

Bu soruya sektörde bulunan her meslektaşım adına cevap vermek isterim. Küçük esnafı zor durumda bırakan ilk şey AVM’lerin açılması. Büyük markaların neredeyse pazarın tümüne ve internet ortamına hâkim olması küçük üreticiyi zor duruma düşürdü. Pek çok meslektaşım ürünlerini pazarlarda ve tezgâhlarda sergilemek durumunda kaldı. Devlet üreticiyi desteklemiyor. Vergiler yüksek, bürokratik yük fazla, krediler yetersiz.

Ürün gamınızda ünlü markaların sattığı ürünlerden bulunduruyor musunuz?

Ünlü markaların ürünlerini bulundurmuyorum ve satmıyorum. Daima yerel üreticileri destekleyen bir ticari anlayışa sahip oldum. Ürünlerim fabrikasyon değil, el emeği. El emeği olmasına rağmen fiyatları oldukça makul. Toptan ürün teslimi yapıyorum ve perakende fiyatına satan karar veriyor. Böylelikle satıcıya geniş bir kar marjı kalıyor.

Ülkemizde hediyelik eşya sektörü değerlerimizi yansıtıyor mu? “Noyan Hediyelik Eşya”nın rakiplerinden farkı nedir?

Çok az eşyanın toplumsal değerlerimizi yansıttığını söyleyebilirim. Örneğin bakırcılık sanatının uygulandığı alanlar, ahşap maketler veya nazar boncukları… Son yıllarda polikarbon ürünler revaçta. Bunlar binlerce adet üretilip ucuza maledilip pazarlanıyor. Bu ürünlerin daha çok kültürümüzden izler taşıyacak şekilde uyarlandığını söyleyebiliriz.

Kimseyle rekabet etmiyorum. Hiç etmedim. Sektörde paylaşımdan ve dostluklardan hoşlanırım. Ürünlerimin kullanılabilir olması onları sadece süs eşyası olmaktan çıkarıyor. Bunu rekabet değil ancak farklılık olarak belirtebiliriz.

İthal ürünleriniz var mı? Dövizin yükselmesiyle bu ürün grubunuzun satışı nasıl etkilendi?

İthal ürün bulundurmuyorum bilakis ben ürünlerimi ihraç etmek istiyorum. Yeni ofisimizin oluşumu ile tanıtıma daha büyük bütçe ayırdık. Yurtdışına numuneler gönderdik. Bu sene hedeflerimizi büyük oranda gerçekleştirebileceğimizi düşünüyoruz. Keşke ülkemizin ekonomisi daha istikrarlı olsa. Elbette döviz sadece ithalat-ihracat için değil, hammadde fiyatlarını dolayısı ile üreticiyi ve iç pazarı çok etkiliyor.

Son zamanların en çok tercih edilen hediyelik eşyaları neler? Bu sıralar nelere rağbet var?

Genel olarak tercih edilen bir ürün çeşitliliğim var. Ancak nazar boncuklu ürünlerin her dönemde tercih edildiğini söyleyebilirim.

Pandemi süresinde internet üzerinden satışlar arttı. Sizin bu konuda deneyiminiz veya görüşleriniz ne yönde?

Pandemi süresince her küçük esnafın yaşadığı zorluğu yaşadık. İş yapamadık. E-ticaret, pandemi süresinde daha çok büyüdü. Daima yüzyüze yapılan ticareti daha anlamlı buldum. Fakat çağımızın getirdiklerinin farkındayım. Bu sene e-ticarete önem vermek hedeflerimiz arasında.

Pandemi süresinde maalesef destek alamadık. Bir imkân yakalayamadık. Üzücü.

Sektöre başladığınız ilk zamanlarla günümüz arasında ne gibi farklar var?

Hammadde fiyatları oldukça arttı. Üretim maliyetleri yükseldi. Beş yıl önce kilosunu 20 Liraya aldığımız ipin kilosu bugün 65 Lira. Bu artışları fiyatlarımıza yansıtamıyoruz. Küçük esnafta el emeğini bir kenara bırakıp makinalaşmayı ve seri üretime geçmeyi planlıyor.

Biliyorsunuz 2-5 Aralık 2021 tarihleri arasında ilk kez Turistik Hediyelik ve Hatıra Eşya Fuarı Souvenir Expo Turkey, Rota Exhibitions Turkey Fuarcılık AŞ. tarafından Türkiye’de düzenleniyor. Souvenir sektörünün ülkemizde oluşması açısından bu fuarın ilk  kez Türkiye’de yapılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu tür organizasyonların olmasından memnunuz. Ulusal ve uluslararası pek çok üretici ile tanışma ve alışveriş imkanı sağlanıyor. Güzel dostluklar ve işbirlikleri kuruluyor. Bugüne kadar ziyaretçi olarak katıldık. Ancak 3 yıllık büyüme planımızda katılımcı olmak hedeflerimiz arasında.

Hediyelik Eşya sektörüne katılmak isteyenler için tavsiyeleriniz var mı?

Hediyelik eşya sektörü satışı ve pazarlamayı seven, yeni insanlarla tanışmaktan mutluluk duyan, sektöre karşı meraklı ve gelişmeye açık herkes tarafından yapılabilir. Keyifli bir sektördür. Oldukça hareketli… 

“Noyan Hediyelik Eşya”ya veya size ulaşmak isteyenler için iletişim bilgilerinizi bizlerle paylaşır mısınız?

Fevzi Küçükçalık

0536 630 0894 – 0534 396 4303

Whatsapp ve sosyal medya hesaplarımdan da bana ulaşabilirler.